?>

KAPI KULU DEĞİL, EMEKÇİYİZ! KAMU EMEKÇİLERİ SEFALET ZAMMINA KARŞI GREVDE!

KAPI KULU DEĞİL, EMEKÇİYİZ! KAMU EMEKÇİLERİ SEFALET ZAMMINA KARŞI GREVDE!

Gündem - 4 ay önce

KAPI KULU DEĞİL, EMEKÇİYİZ! KAMU EMEKÇİLERİ SEFALET ZAMMINA KARŞI GREVDE!

Bizler bu ülkede kamu emekçileri mücadelesinin yapı taşı, fiili meşru mücadelenin adı olan KESK’e bağlı sendikaların üyeleriyiz. Bugün Türkiye’nin dört bir yanında üretimden gelen gücümüzü kullanıyoruz, bugün hizmet üretmiyoruz. Sokaklarda, alanlardayız. 

Çünkü ülkeyi yönetenler 2025’in Türkiye’sinde bizleri hala kapı kulu olarak görüyor. Hepimize daha fazla yoksulluk, sefalet ve geleceksizlik dayatmaya çalışıyor. 

Bu ülkede kamu emekçileri olarak sadece bizlerin hakları değil, tüm vatandaşların nitelikli, ücretsiz, ulaşılabilir bir kamu hizmeti alma hakkı yıllardır yok sayılıyor. 

Yıllardır uygulanan üretime değil, borçlanmaya, betonlaşmaya dayalı insan ve doğa düşmanı bir model kurdular. 

Emek karşıtı, sermaye yanlısı bu modelde kamu hizmetlerine, kamu yatırımlarına ayrılan kaynaklar kısıldıkça kısıldı. 

Kamucu anlayışta, sosyal devlette koskoca gedikler açıldı. 

Eğitimden, sağlığa, ulaşımdan haberleşmeye tüm kamu hizmetleri özel sektöre devredildi, paralı hale getirildi. Kamu binaları ticarethaneye, vatandaşlar müşteriye çevrildi.

Bunun bedelini de söndürül(e)meyen yangınlarla, her gün bir yerde ortaya çıkan sellerle, felaketlerle hepimiz ödedik. Ödemeye de devam ediyoruz.   

Bu modelde biz kamu emekçilerinin payına ise düşük maaşlarla, güvencesiz, angarya çalışma, çalışırken yoksulluk, emeklilikte sefalet düştü.

Dolayısıyla bizler bugün sadece kendimiz için değil,

Nitelikli, ücretsiz, ulaşılabilir kamu hizmeti hakkı yok sayılan başta dar gelirliler olmak üzere bu ülkenin tüm insanları, tüm yurttaşlar için

Yıllar boyu verdikleri emekler yok sayılan, göz göre göre sefalete itilen milyonlarca emeklinin hakkını savunmak için g(ö)revdeyiz. İşyerlerinde, alanlarda omuz omuzayız. 

Başta kamu emekçileri ve emekliler olmak üzere tüm kamuoyu 4 milyon kamu emekçisini 2,5 milyon emekliyi kapsayan toplu sözleşme sürecini yakından takip ediyor. Ne yazık ki yıllardır uygulanan senaryo tekrar ediliyor, süreç bir kez daha oldubitti1ye getirilmek isteniyor.

En son 3 gün önce hükümet ikinci teklifini açıklamıştır.  

Söz konusu teklifle 12 Ağustos’ta yapılan ilk teklife yani altışar aylık dilimler halinde 2026 için %10 + %6, 2027 için %4+%4 teklifine ek olarak sadece 2026 için mevcut taban aylığa sade bin TL (1.000 TL) artış teklif etmiştir. 

Mevcutta 18 bin 316 TL olan taban aylıkta bin TL artışın karşılığı toplam maaşta, vergi kesintilerinden sonra günlük 1 simit parasına bile denk gelmemektedir. 

Hükümet günlük bir simit parasına bile denk gelmeyen artışla kamu emekçileri ve emeklileri ile dalga geçmektedir.

Çalışma Bakanı haftalardır “müzakerelerimizin tüm tarafları memnun edecek şekilde hayırla sonuçlanacağını ümit ediyorum” açıklaması yapıyor. 

Bizde buradan Sayın Bakan’ın şahsıdan kamu işverenine, iktidara soruyoruz. Bu teklifte 4 milyon kamu emekçisini, 2,5 milyon kamu emeklisini memnun edecek ne vardır?

İnsanca yaşamaya yetecek bir ücret artışı var mı? 

Bugün itibari ile 18 bin 680 TL tutarındaki ilave seyyanen ödeneğin taban aylığımıza ve emeklilerin mevcut aylıklarına yansıtılmasına ilişkin bir adım var mı? 

Hangi ad altında olursa olsun emekli maaşlarımızı adeta kemiren, tüm ek ödemelerin taban aylığımıza, emekliliğimize yansıtılması var mı? 

Barınma hakkı kapsamında konutu olmayan kamu emekçisine kira yardımı – kira desteği var mı? 

Büyümeden, refahtan pay var mı? Yıllardır maaşlarımızı dilim dilim buharlaştıran Gelir Vergisi adaletsizliğine son verilmesi var mı?

Ücretsiz servis, yemek, ulaşım taleplerine ilişkin bir adım var mı? 

Vekil, ücretli, taşeron, sözleşmeli, İHS’li gibi farklı adlar altında sürdürülen güvencesiz istihdama son verilmesi, güvencesiz istihdam edilenlerin kadrolu-güvenceli istihdama geçirilmesi var mı? 

Kamu kurumlarında ücretsiz kreşler açılması, söz konusu kreşler açılıncaya kadar kreş yardımı verilmesi var mı? 

Kayırmanın, torpilin kapısını sonuna kadar açtığını kabul ettiğiniz, seçim öncesi sözünü verdiğiniz mülakatın kaldırılması var mı? 

Kadın kamu emekçilerine; çalışma yaşamında uygulanan, cinsiyetçiliğin, ayrımcılığın, mobbingin son bulması var mı? 

Bizim için en önemlisi Grev Hakkı ile Tamamlanmış Gerçek Toplu Sözleşme Sistemi, Demokratik Bir Çalışma Yasasına ilişkin tek bir cümle var mı? 

YOK, YOK, YOK. Çünkü aslında ORTADA BİR TOPLU SÖZLEŞME TEKLİFİ YOKTUR. 

TEKLİF YERİNE; 4 milyonu aşkın kamu emekçisini çalışırken daha fazla yoksulluk ile 2,5 milyon emekliyi ise daha fazla sefalet ile TEHDİT VARDIR.  

Vergi, harç ve cezaları %44 arttırdılar. Gelir Vergisinden, ÖTV’ye KDV’ye tüm vergileri ortalama %70 arttırdılar.

Sermayeye, patronlara teşvik üstüne teşvik vermeye, vergilerini affetmeye, faizden beslenen bir avuç asalak takımına dünyanın en yüksek faizini ödemeye devam ediyorlar. Tüm vergi yükünü bizlerin, halkın sırtına yıkıyorlar.

Ama sıra bizim maaşlarımıza gelince her seferinde önümüze TÜİK’in sahte rakamlarını, hiçbir zaman tutmayan hedeflenen enflasyon rakamlarını koyuyorlar.  

Yoksulluk sınırının 2026 Ocak itibari ile en az 100 bin TL olacağı koşullarda bizlere sefalet oranları dayatıyorlar. “Talep ettiğiniz rakamları verirsek ekonominin, bütçenin dengesi bozulur” diye nutuk atıyorlar.

Ülkenin tüm dengelerini bozanların bu nutuklarına Artık Yeter diyoruz!

Hepimiz biliyoruz ki bu durum ilk defa yaşanan, yeni bir durum değildir. KESK olarak en başından beri altını çizdiğimiz üzere 13 yılda tam 7 kez aynı tablo ile karşılaştık.  

Dolayısıyla buradan masada “yetkili” sıfatı ile oturan konfederasyonu ve sendikaları uyarıyoruz. Hiçbir kamu emekçisinin tarihe kara bir leke olarak geçecek yeni bir satış sözleşmesine tahammülü kalmamıştır. 

Bu nedenle:

Hiç kimse hepimizle dalga geçilen bu teklife değer yüklemeye çalışmasın. 

Milyonların maaş artışı talebinin dörtte birine bile denk gelmeyen rakamları görmezden gelerek “Üzerine bir, iki puan ilave edilirse çözülür” yaklaşımı sergilemeye kalkışmasın. 

Kamu emekçilerinden gizli kapalı kapılar ardında pazarlıklar yürütmeyi, kamu emekçilerinin temel hiçbir sorununu çözmeyen teklifleri kabul etmeyi aklından bile geçirmesin.  

İktidar uyuşmazlık durumunda başvurulan Hakem Kurulu’nun objektif ve bağımsız kararlar verdiğine inanmamızı bekliyor. Oysa hepimiz biliyoruz ki toplam 11 üyesinden 6’sı doğrudan, 1’i dolaylı olarak Cumhurbaşkanı tarafından atanan Hakem Kurulu her seferinde hükümetin noterliğini yapmıştır. Artık yeter. Bu sefer hiç kimse uyuşmazlıkta topu iktidarın noterliğini yapmanın ötesine geçmeyen Hakem Kuruluna atmaya kalkmasın.  

Geldiğimiz nokta ortadadır. Hükümet 4 milyon kamu emekçisine, 2,5 milyon emekliye, aileleri ile birlikte 25 milyonluk devasa bir kitleye sefalet, yoksulluk, güvencesizlik teklif etmiştir. Bu teklife karşı yapılacak olan şey birkaç puanlık maaş artışını esas alan MÜZAKERE DEĞİL, MÜCADELEDİR. 

Buradan tüm kamu emekçilerine sesleniyoruz. 

Bizler bir araya gelmediğimiz sürece tüm haklarımız 2025’in Türkiye’sinde bizleri hala kapı kulu olarak görenlerin iki dudağı arasında kalmaya devam edecek. 

Bu Karanlık Tablodan Tek Çıkış Yolu; Yetkinin asıl sahipleri olarak bizlerin ortak sorunları için bir araya gelmesinden, ‘hak verilmez mücadele ile alınır’ ilkesi ile ortak mücadeleyi yükseltmesinden geçiyor.  

Bu Karanlık Tablodan Tek Çıkış Yolu, ‘Hepimiz aynı gemideyiz” diyenlere karşı “Geminin gerçek sahipleri olarak hakkımızı, emeğimizin, alın terimizin karşılığını istiyoruz” diyerek tüm farklılıklarımıza rağmen birbirimize kenetlenmekten geçiyor.  

Bugün bunun ilk adımını atıyoruz. Bizleri yok sayan bu yoksulluk, sefalet, güvencesizlik teklifine itirazımızı yükseltiyoruz. Üretimden gelen gücümüzü kullanıyor, bu daha başlangıç, mücadeleye devam diyoruz. 

Sözlerimizi kamu emekçilerine seslenerek tamamlamak istiyoruz. 

Sevgili kamu emekçileri, sevgili emekliler çok kritik bir süreçten geçiyoruz. 

Bizi görmeyen gözlere, taleplerimizi duymayan kulaklara KAPI KULU DEĞİL, EMEKÇİ OLDUĞUMUZU hatırlatmak zorundayız.

Kim kendini nasıl nitelerse nitelesin her süreçte olduğu gibi bu süreçte de asıl “yetki” sizlerdedir. 

Artık yeter demenin vakti çoktan gelmiştir. 

Bizleri yıllardır siyasi iktidarın ve yine bu iktidarın Hakem Kurulunun iki dudağı arasından çıkacak kararlara mahkûm eden bu garabet sisteme karşı hangi sendikanın üyesi olursa olsun tüm kamu emekçilerini önümüzdeki süreçte; 

İnsanca Yaşamaya Yetecek Bir Ücret, Güvenceli İstihdam- Güvenli Gelecek, Demokratik- Adil Bir Çalışma Yaşamı, Halktan Yana Bir Kamu Hizmeti, Grev hakkımızın önündeki engellerin kaldırıldığı Gerçek Bir Toplu Pazarlık Sistemi için omuz omuza vermeye, mücadeleyi büyütmeye çağırıyoruz.                                                                                               

KAPI KULU DEĞİL, EMEKÇİYİZ!İktidarın Sefalet –Yoksulluk- Güvencesizlik Teklifine KarşıG(Ö)REVDEYİZ! 18 Ağustos 2025 15 Ağustos 2025

Haftanın Öne Çıkanları

AK Parti Adıyaman İl Başkanı Kablan: ‘24 yılda Türkiye’ye büyük bir dönüşüm yaşattık’

2025-08-14 08:27 - Politika

Bugün, Türkiye siyasi tarihinin en köklü ve başarılı hareketlerinden biri olan Adalet ve Kalkınma Partisi’nin kuruluşunun 24. yıl dönümünü büyük bir gurur ve milletimize olan minnetle kutluyoruz.

2025-08-13 22:14 - Gündem

Yeniden Refah Partisi’nde Önemli Atama: Gençlik Kolları Genel Başkan Yardımcılığı Görevi Tevdi Edildi

2025-08-17 16:59 - Gündem

KAPI KULU DEĞİL, EMEKÇİYİZ! KAMU EMEKÇİLERİ SEFALET ZAMMINA KARŞI GREVDE!

2025-08-18 13:36 - Gündem

1999 MARMARA DEPREMLERİNİN 26. YILINDA AFETLERE DAVETİYE ÇIKARTAN UYGULAMARA KARŞI, BİLİMLE, İNATLA, YİNE VE YENİDEN KATILIMCI, ERİŞİLEBİLİR VE EKOLOJİK BİR AFET RİSK YÖNETİMİ

2025-08-16 22:25 - Gündem

GENEL CERRAHİ UZMANI DOÇ. DR. SABRİ ÖZDAŞ, KANSER HASTALARINA UMUT OLMAYA DEVAM EDİYOR

2025-08-14 18:14 - Sağlık

Adıyaman İl Özel İdaresi Araç Parkını Güçlendiriyor

2025-08-14 13:04 - Gündem

“DEM Parti İl Eş Başkanı Mehmet Bayır: Yangınlarla Yalnızca Tarlalar Değil, Geleceğimiz de Yanıyor”

2025-08-17 16:30 - Gündem

ADIYAMANLI DOKTOR HAKAN KAYA’DAN HAYATA DOKUNUŞLAR

2025-08-11 19:01 - Sağlık

Bugün, Türkiye siyasi tarihinin en köklü ve başarılı hareketlerinden biri olan Adalet ve Kalkınma Partisi’nin kuruluşunun 24. yıl dönümünü büyük bir gurur ve milletimize olan minnetle kutluyoruz.

2025-08-13 22:13 - Gündem

İlgili Haberler

Kâhta Devlet Hastanesi’nden Tarihi Adım: TRUS-Bx İlk Kez Uygulandı

22:31 - Gündem

Adıyamanlı Yazar Hüseyin Turhal'dan Önemli Edebi Proje: AP Aziz Dede Romanı Yolda!

22:56 - Gündem

Yoğurtçuoğlu Ekibinin Gece Yarısı Sessiz Dayanışması

13:13 - Gündem

ADIYAMAN’IN ASAYİŞİNE BÜYÜK DESTEK: 77 EMNİYET 39 JANDARMA ARACI GÖREVDE

18:49 - Gündem

AK Parti Adıyaman Merkez İlçe Başkanı Mehmet Fatih Olgun’dan Köylere Çıkarma

21:47 - Gündem

Günün Manşetleri

Adıyamanlı Genç İçin Anlamlı Buluşma: İrem Bozan Sempozyumla Anıldı

14:21 - Gündem

BAŞKAN TUTDERE "ADIYAMAN MİLLETVEKİLLERİ TYP LİLER İÇİN"ÇABA SARF ETMELİ "

14:16 - Gündem

Şehrimizi yeniden imar ederken her bir hemşehrimizin gönlünü ve geleceğe dönük umutlarını da yeniden inşa ediyoruz.

14:46 - Gündem

Dr. Börta, alerjik hastalıklara dikkat çekti

13:05 - Sağlık

Uluslararası Göç ve Dayanışma Derneği (UGDD) ve Dünya Gıda Programı (WFP)

10:23 - Ekonomi