--Son günlerde olduğu gibi dün de bölgemizde tarım alanlarında meydana gelen yangınlar sadece ekinlerimizi değil, toprağımızı, havamızı, suyumuzu ve birlikte yaşadığımız tüm canlıları tehdit etmektedir. Bu yangınlar ; ekosistemin dengesini bozmakta, toprağın verimini yok etmekte ve bölge halkının geçim kaynaklarını ciddi biçimde riske atmaktadır.
--Bizler biliyoruz ki toprak sadece üretim aracı değil; kültürümüzün, kimliğimizin ve yaşamımızın bir parçasıdır. Her bir tarla, her gün fidan hem insan emeğinin hem de doğanın ortak eseridir. Yangınlarla birlikte yalnızca maddi kayıplar yaşanmamakta; yaban hayatı, yerel bitki türleri, toprak verimliliği ve gelecek kuşakların yaşam hakkı da elinden alınmaktadır.
--Toprak yalnızca ekmek kapısı değil; halkların belleği, kültürü, ortak yaşam alanıdır. Bir ağacın gölgesi, bir başağın her bir tanesi, bir dere kenarındaki sazlık hepsi bu coğrafyanın ortak mirasıdır. Yangınlarla yok edilen yalnızca tarım değil geleceğimizdir. Sadece bugünün ürünleri değil yarının nefesidir.
--Bu kültürel mirası, doğanın bize sunduğu bu belleği korumak ve daha etkin, daha efektif müdahale yöntemlerinin hayata geçirilmesi için tüm yetkilileri göreve çağırıyoruz. Biliyoruz ki toplumsal barışın sağlanması bütüncül politikalarla mümkündür. Doğa ile barışın da bunun bir parçası olduğu unutulmamalıdır.
--Bu anlamda hükumeti, iktidarı yangınlara karşı etkin politikalar geliştirmesi ve denetim mekanizmalarıyla doğanın, ekosistemin canlılığını koruması için sorumluluk almaya ve önleyici politikalar geliştirmeye çağırıyoruz.
--DEM-DBP-TJA İl ve İlçe Örgütleri