Adıyaman’da İşçi Sağlığı ve İşyeri Hekimliği Toplantısı Gerçekleştirildi
Doç. Dr. Erdal Yavuz, deprem bölgelerinde artan iş kazaları ve işçi hak kayıplarını Adıyaman’da düzenlenen toplantıda gündeme taşıdı. İşyeri hekimleri, güvenli çalışma koşulları ve ücret haklarının korunması için çözüm önerileri geliştirdi.
Adıyaman Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Erdal Yavuz, deprem bölgelerinde artan iş kazaları ve iş cinayetlerinin ele alındığı bir toplantının Adıyaman’da gerçekleştirildiğini açıkladı. Toplantıda ayrıca işyeri hekimlerinin yaşadığı hak kayıpları ve OSGB’lerle yaşanan sorunlar da gündeme geldi.
Toplantıya TTB İşçi Sağlığı ve İşyeri Hekimliği Kolu üyeleri katıldı. Adıyaman Tabip Odası Yönetim Kurulu, konteyner kentler ve inşaat alanlarını gezerek çalışanların ve firmaların karşılaştığı sorunları yerinde inceledi. İş kazaları, işçilerin ücretlerinin zamanında ödenmesi, çalışma koşulları ve hava kirliliği gibi konular masaya yatırıldı ve çözüm önerileri geliştirildi.
Depremin ardından yürütülen çalışmaların diğer sivil toplum kuruluşları ile değerlendirildiğini belirten Yavuz, depremin 3. yılına yönelik yapılacak çalışmaların da planlandığını ifade etti.
Doç. Dr. Yavuz, ülke genelinde inşaat sektöründe yaşanan ölümlere dikkat çekerek, “Bugün Türkiye’de inşaat alanındaki her dört ölümden biri deprem bölgelerinde yaşanıyor. Kayıt dışı çalışma ve firmaların işleri hızla tamamlamaya yönelik baskıları, uzun süreli ve zorlu çalışma koşullarına yol açıyor. MESEM uygulamaları ise çocuk işçiliğine ve buna bağlı ölümlere neden oluyor” dedi.
İşyeri hekimlerinin hak kayıplarının önlenmesi gerektiğini vurgulayan Yavuz, TTB tarafından belirlenen asgari ücret tarifesi üzerinden, OSGB ve bireysel sözleşmelerle ücretlerin eksiksiz ödenmesi için mücadeleye kararlılıkla devam edeceklerini belirtti.
Türk Tabipleri Birliği İşçi Sağlığı ve İşyeri Hekimleri Kolu, Adıyaman’da işyeri hekimleriyle buluşarak deprem sonrası artan inşaat faaliyetlerinin işçi sağlığı ve iş güvenliği üzerindeki etkilerini masaya yatırdı.
TTB İşyeri Hekimleri Kolu Başkanı Dr. Figen Şahpaz, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Yürütme Kurulu üyeleri olarak Adıyaman’a işyeri hekimleriyle yüz yüze buluşmak amacıyla geldiklerini belirtti. Şahpaz, “Çoğu zaman çevrim içi toplantılar yapıyoruz ancak en verimli toplantılarımız yüz yüze yaptıklarımız. Bazı toplantılarımızı illere giderek, oradaki işyeri hekimleriyle buluşarak yapma kararı almıştık. İlk il olarak Adıyaman’ı seçmemizin nedeni, 6 Şubat depremlerinde en çok yıkım ve ölümün yaşandığı iller arasında olması” dedi.
Adıyaman’daki ziyaretler kapsamında, TTB Yürütme Kurulu üyeleri, Adıyaman Tabip Odası yönetimiyle bir araya gelerek şantiye gezileri gerçekleştirdi. Hastane inşaatı, TOKİ inşaat alanı, Kuzu Grup İnşaat sahası ve konteyner kentler ziyaret edildi; Adıyaman Tabip Odası’na bağlı kreş ve konteyner alanları da incelendi. Ziyaretlerde, işyeri hekimlerinin yaşadığı sorunlar yerinde değerlendirildi.
Toplantının ikinci günü ise Adıyaman’da çalışan ve çevre illerden gelen işyeri hekimleriyle kapsamlı bir oturum gerçekleştirildi. Depremin ardından artan inşaat faaliyetlerinin işçi sağlığı ve iş güvenliği üzerindeki etkileri ele alındı. İstanbul Tabip Odası tarafından hazırlanan ve Ortak Sağlık Güvenlik Birimlerinde (OSGB) çalışan hekimlerin çalışma koşullarını inceleyen saha araştırması raporu katılımcılara sunuldu.
Dr. Şahpaz, toplantıda ayrıca TTB’nin “Başka Bir Sağlık Sistemi Mümkün” başlığıyla yürüttüğü faaliyetlerin bir parçası olarak, işyeri hekimleri için geliştirdikleri model önerilerini sunduklarını ve tartışmaya açtıklarını söyledi.
Ekonomik kriz ve işçi sağlığı
Dr. Şahpaz, Türkiye’de derinleşen ekonomik krize dikkat çekerek, çalışanların çoğunun asgari ücret veya daha düşük ücretle çalıştığını, bu koşulların işçileri kayıt dışı ve güvencesiz işlerde çalışmaya zorladığını belirtti. Kasım 2025 verilerine göre, dört kişilik bir memur ailesinin sağlıklı beslenebilmesi için aylık 38 bin 604 lira, temel ihtiyaçlar dahilinde yoksulluk sınırının ise 95 bin 562 lira olduğu ifade edildi. Bekâr bir çalışanın aylık yaşam maliyeti ise 63 bin 088 lira olarak hesaplandı.
Şahpaz, iş kazalarına ilişkin verileri de paylaştı. Soma’daki maden kazası, Erzincan İliç altın madeni çökmesi, Balıkesir’deki patlayıcı fabrikası kazası ve Kocaeli Dilovası’ndaki denetimsiz parfüm fabrikası örnekleri verilerek, iş cinayetlerinin ciddi boyutlara ulaştığı vurgulandı. “Her gün 5-6 işçimiz, her 4-5 günde bir bir çocuğumuz iş cinayetlerinde yaşamını yitirmektedir. Bu kabul edilemez bir tablodur” dedi.
İşyeri hekimlerinin talepleri
Toplantıda, işyeri hekimlerinin 10 maddelik acil talepleri de açıklandı:
Kamusal bir işçi sağlığı ve iş güvenliği hizmet modelinde çalışmak,
Mesleki bağımsızlık,
İş güvencesi,
İnsan onuruna yakışır gelir,
OSGB’lerin kapatılması ve sağlık hizmetinin taşeron olmaması,
İşçi ile güven ilişkisini korumak,
Hekimliğe yaraşır çalışma ortamı,
İşlerini yapabilmek için yeterli süre,
İş yerlerinin düzenli ve etkili denetlenmesi,
Sürekli ve zorunlu mesleki gelişim eğitimleri.
Dr. Şahpaz, sözlerini, “Başka bir sağlık sistemi ancak başka bir Türkiye ile mümkün olabilir. Bunun için hak, hukuk ve adalet temelinde birleşerek hareket etmeliyiz. Kurtuluş yok tek başına; ya hep beraber ya hiçbirimiz” ifadeleriyle tamamladı.
